top of page

MAKALELER

KANÄ°N LEÄ°SHMANÄ°ASÄ°S


 

Ulusal Tanı, Tedavi ve Koruma
Rehber'inden Kaynak alınmıştır.


Nedir Nasıl Bulaşır ?
• Leishmaniasis , insanlarda ve memeli hayvanlarda görülen bir hastalıktır. Bu hastalığa  Leishmania adı verilen tek hücreli parazit sebep olur.
• Bu parazit, halk arasında “yakarca” denilen küçük kum sineklerinin ısırması ile bulaşır.
• Yakarcaların diÅŸileri yumurtalarının geliÅŸmesi için kan em
erken paraziti hasta insan/hayvanlardan alır.
Parazit sineÄŸin vücudunda ÅŸekil deÄŸiÅŸtirir ve sinek tekrar beslenirken paraziti diÄŸer insan/hayvanlara
bulaştırır.
• Enfekte konaktan kan emme sırasında paraziti AMASTÄ°GOT ÅŸeklinde alan vektör kum sineÄŸinin
vücudunda 7 günlük çoÄŸalma ve geliÅŸim dönüÅŸümü içeren bir konaklama dönemi sonrası sinek tekrar
kan emdiğinde , paraziti PROMASTİGOT şeklinde yeni konağa aktarır.
• Memeli konakta vücudun savunma hücrelerine giren parazit yeniden AMASTÄ°GOT ÅŸekle dönüÅŸür ve
çoÄŸalır.
• Bu parazit bağışıklık sistemi hücreleri içerisinde yaÅŸayıp çoÄŸaldığı için bağışıklık sistemi iyi çalışmayan insanlarda hastalık yapar.
• Bağışıklık sistemi kuvvetli olan insanlarda ise hastalık olmadan paraziti vücut yok eder.
• Parazit insan vücudunda ya deride yerleÅŸerek “ÅŸark çıbanı” denilen deri hastalığına, ya da iç organlara
giderek “Visseral leishmaniasis - Kala-azar” denilen daha ağır seyreden bir hastalığa neden olur. Bu iki
hastalık birbirinden çok farklıdır.
• Köpeklerde ise parazit deri dahil bütün vücut ve organlara dağılabilir.
Canin Leishmaniasisi Nedir ?
Leishmania parazitini taşıyan diÅŸi yakarcalar tarafından ısırılan köpeklere bulaÅŸan ve köpeklerde zaman zaman ölümle sonuçlanabilecek derecede ÅŸiddetli bir hastalıktır.
Köpekler Hastalığa Nasıl Yakalanır ?
• EÄŸer yakarca vücudunda parazit olan bir köpeÄŸi ısırırsa kan emerken paraziti alır, parazit sineÄŸin
midesinde şekil değiştirerek gelişir ve aynı sinek başka bir hayvanı ısırdığında o hayvana bulaşır.
• Parazit, yeni köpeÄŸe geçtiÄŸinde, bir süre sonra hastalığa sebep olabilir.
Köpeklerde Görülen Hastalığın Ä°nsanlardakinden Farkı Var mıdır ?
• Köpeklerde hastalık yapan parazitler insanlarda hastalık yapanlarla aynı parazitlerdir.
• Ancak insanlardan farklı olarak parazit köpeklerde hem iç organlarda hem de deride yaygın olarak
bulunabilir. Bu nedenle hem iç organlara ait hem d
e deriye ait belirtiler birlikte görülebilir.
• Deride yaraların oluÅŸması, tüylerin dökülmesi köpeklerde de Åžark Çıbanı hastalığı varmış gibi bir algıya neden olmaktadır ki bu oldukça yanlıştır.
• Hastalık köpeklerde iç organları tutmakta ancak parazit deride de bulunmaktadır. Böylelikle köpekler yakarcaların paraziti alabilecekleri en uygun doÄŸal kaynak haline gelmektedirler.
Köpekler Nerelerde Risk Altındadır .
• Paraziti bulaÅŸtırabilecek yakarcaların bulunduÄŸu her yerde köpekler risk altındadır. Bu açıdan Türkiye’nin her bölgesinde risk vardır.
• Yakarcalar yumurtalarını topraÄŸa bıraktıkları için çok geniÅŸ bir alanda bulunabilirler.
• Yakarcaların görüldükleri süre mevsim sıcaklıklarına baÄŸlı olarak ülkelere göre deÄŸiÅŸse de Türkiye’de
genelde Mayıs ile Eylül arasında yoÄŸun olarak bulunurlar.
KöpeÄŸin Bu Hastalığa Yakalanmış Olma Åžüphesi DoÄŸduÄŸunda Ne Yapılmalıdır
• Veteriner hekimlere baÅŸvurulmalıdır.
• Köpekten kan örneÄŸi alınarak bazı merkezlerde bu hastalığa uygun testlerin yapılması mümkündür.
• Hastalığın görüldüÄŸü alanlarda çalışan özel veteriner hekim kliniklerinin bir kısmında, bu hastalığın
teÅŸhisini 15 dk. içinde koyabilecek hızlı testler de bulunmaktadır.
• KöpeÄŸin ÅŸiÅŸmiÅŸ lenf bezlerinden alınan sıvı örneÄŸinden hazırlanan boyalı preparatta mikroskop ile
parazit görülerek de tanı konabilir.
Köpeklerde Parazit Alındıktan Sonra Hastalık Belirtilerinin Ortaya Çıkmasına Kadar Geçen Süre 
• Ä°nkübasyon süresi 3 ile 18 ay arasında deÄŸiÅŸir. Parazit, nadiren de olsa birkaç yıl boyunca hastalık
oluÅŸturmadan durabilir.
• Bazı köpekler dirençlidir ve taşıyıcı sineklerle ısırıldıkları halde hastalığın belirtilerini uzun süre
göstermeyebilir, ancak paraziti yakarcalara bulaÅŸtırabilir.
KöpeÄŸim ile sürekli Birlikte Yaşıyoruz Bize Bulaşır mı ?
Köpekten doÄŸrudan bulaÅŸma olasılığı yok denecek kadar azdır. Ä°nsanlara asıl bulaÅŸma yakarcaların
ısırması ile olur.
Korunma Yöntemleri Nelerdir ?
• Köpekler için en uygun korunma yöntemi köpeÄŸe zarar vermeyen sinek öldürücü içeren tasmaların
takılması veya köpeÄŸin sırt bölgesine damlatılan damlaların kullanılmasıdır. Bu sinek öldürücüler, kene,
pire gibi zararlıların olduÄŸu gibi yakarcaların da köpeÄŸe yaklaÅŸmasını önler. Böylece sineÄŸin köpekten
kan emme olasılığını hemen hemen yok eder. Bu önlemin alınması ile hastalığın bulaÅŸabileceÄŸi yaz
dönemi boyunca yakarca ısırmaları %95 oranında engellenerek etkin bir korunma saÄŸlanmış olur.
• Hastalığın yakın geçmiÅŸte köpekler için üretilen bir aşısı bulunmaktaydı ancak uygulama zorluÄŸu, pahalı
olması ve istenilen verimin elde edilememesi nedeniyle şu anda yaygın kullanımda değildir.
• Mayıs ve Ekim ayları arasında, gün batımından gün doÄŸumuna kadar köpeÄŸin ev içinde kalması hastalık
riskini azaltır. Klinik belirtiler iyi izlenmeli ve hastalıktan ÅŸüphelenilen hayvan derhal bir veteriner hekime
gösterilmeli ve kan testi yapılmalıdır.
• Ä°nsanlar için de kum sineÄŸi ısırıklarından korunmanın en uygun yolu yaz aylarında pencerelerde
yakarcanın geçmesini engelleyecek kadar küçük delikleri olan sineklik ve elektrikli katı/sıvı sinek
kovucuların kullanılması veya insanlara zarar vermeyen sinek öldürücülerle kaplanmış cibinliklerin
kullanılmasıdır.
Hastalığı Önlemede En uygun Yöntemler 
Entegre sistem adı verilen ve hastalığın oluşmasına neden olan unsurlardan (hasta, doğada kaynak olan
hayvanlar, paraziti taşıyan vektör sinek) oluÅŸan zincirin kırılmasına yönelik tüm önlemlerin alınması
hastalığın önlenmesinde veya kontrol altına alınmasında esastır. Bu kapsamda;
• Hastaların erken tanı ve tedavisinin yapılması gereklidir. Böylece Åžark Çıbanında yakarcanın yaradan
paraziti alması önlenir.
• Paraziti taşıyan yakarca türlerinin yaÅŸam ÅŸekillerine göre mücadele yapılması, bu mücadelede sıklıkla
insan ve hayvanlara zararı olmayan böcek öldürücülerin kullanılması gereklidir.
• Yine paraziti taşıyan yakarca ile insanların temasını önleyecek fiziksel bir bariyer olan cibinliklerin
kullanılması önemlidir. Ancak yakarcalar çok küçük olduÄŸu için bu cibinliklerin deliklerinin de
sivrisinekler için kullanılan cibinliklere göre daha küçük olması gereklidir. Bunun yanı sıra pencerelere
konulacak küçük delikli teller de yakarcaların girmesini engelleyebilir.
• Ev içinde kullanılabilen böcek öldürücü spreyler, elektrikli matlar veya sıvılar da yakarcalara karşı etkilidir.
• Hastalığın çok görüldüÄŸü yerlere yapılacak kısa ziyaretler sırasında deriye sürülen böcek kaçırıcıların
kullanılması kiÅŸisel korunma açısından önemlidir.
• ÇeÅŸitli bakanlıklar ve belediyeler tarafından özellikle sivrisinekler için uygulanan açık ve kapalı alan
ilaçlamaları da yakarcalara karşı etkilidir.
• Sahipli köpeklere kene, pire ve sineklerin yaklaÅŸmasını önleyecek böcek ilacı içeren uzun süre etkili
tasmaların takılması veya damlaların kullanılması gereklidir. Böylece sineÄŸin köpekteki paraziti alması
veya parazitli sineÄŸin paraziti köpeÄŸe bulaÅŸtırması önlenir.
• Hastalığın saptandığı köpeklerin tedavisi de iç organ leishmaniasis (Kala-Azar) hastalığı için parazitin
doÄŸadaki kaynağını ortadan kaldırma açısından önemlidir.
• SaÄŸlık personelinin ve halkın bu hastalıklarla ilgili olarak bilinçlendirilmesi önem taşımaktadır.


Not : DELTAMETRÄ°N Ä°ÇEREN TASMALAR 1 YIL BOYUNCA LEÄ°SHMANÄ°ASÄ°S’E  KARÅžI %94-98 KORUMA SAÄžLAMAKTADIR.

​

​

CHERRY EYE

 

Köpeklerde üst , alt ve alt göz kapağının iç kısmında olmak üzere her iki gözde toplam 6 göz kapağı bulunmaktadır. Üçüncü Göz kapağı alt göz kapağının içinde gizlenmiÅŸ olup , bu bölge ile ilgili bir sorun oluÅŸana kadar genellikle fark edilmez. 
Üçüncü Göz kapağının içinde küçük bir kıkırdak ve birde gözyaşı üreten bir bez bulunur , bu bez Hardel bezi olarak adlandırılır. 
Köpeklerde üçüncü göz kapağı yapısını geçmiÅŸten günümüze kadar korumuÅŸtur. Peki bu göz kapağı ne iÅŸe yaramaktadır? Avlanan köpeklerde diken ve çalılardan gözün korunmasına , toprağı kazan köpeklerde göz içerisine toz , toprak , ot gibi yabancı maddelerin girmesine engel olmada dolayısıyla gözün hassas kısımlarının korunmasında önemli bir görev üstlenmektedir. 
Klinik vakalarda köpek sahipleri bu bölgede ki yapıyı detaylı bilmediklerinden anormalliÄŸi hemen fark edip veteriner hekime danışmaktadır. Hasta sahipleri gözde bazen  sol , bazen saÄŸ , bazen her iki tarafta , tam gözyaşı çıkış noktası bölgesinde bazen çok küçük bazen bir nohut tanesi kadar kırmızı , ÅŸiÅŸ , yuvarlak yapıda sayılabilecek bir et parçası tespit ederler. 
Bazı köpek sahipleri bu yapıyı görünce hemen veteriner hekimine danışmakta fakat bazen de acaba kendiliÄŸinden geçer mi diyerek beklemektedirler. Bu durumun fark edildiÄŸi anda Veteriner Hekimden destek alınması , bu ÅŸiÅŸliÄŸin bazen cerrahi müdahale yapılmadan düzelmesine imkan tanımaktadır. 
Görüntüsünden dolayı halk dilinde viÅŸne göz , kiraz göz yada cherry eye olarak adlandırılan bu problem üçüncü göz kapağı içerisinde bulunan Hardel Bezi olarak adlandırılan göz yaşı bezinin dışarıya doÄŸru fıtıklaÅŸması sonucu oluÅŸmaktadır. Bilimsel olarakta Hardel Bezi Prolapsusu olarak adlandırılır. 
Hardel bezi gözyaşının üçte birini üretir ve üçüncü göz kapağına baÄŸ doku ile baÄŸlanmış durumdadır. Bölgede oluÅŸan enfeksiyonlar , yüksek ateÅŸ , viral yada bakteriyal hastalıklar ile genetik problemler bezin güçsüzleÅŸerek dışarıya doÄŸru fıtıklaÅŸmasına neden olur. 
Hastalığa genetik olarak yatkın köpek ırklarından bahsedecek olursak genetik olarak en yatkın ırklar brachiocephalic yani basık suratlı ırklardır ( French Bulldog , Ä°ngiliz Bulldog , Pug , Boxer, Boston Terrier , Pekingese  ) Bu ırklar da neden olarak daha çok genetik faktörler öne çıkmaktadır. Cocker Spaniel , Cavalier King Charles , Beagle gibi ırklarda ise hem enfeksiyöz hem de genetik faktörler söz konusudur. Rotweiller , Cane Corso , Doberman ağırlıklı enfeksiyonel yönden hastalığa yatkındırlar. Mastiff ırklarında da sıkça problem görülmektedir. 
Cherry Eye eÄŸer tek göz tarafında oluÅŸtuysa , bir süre sonra diÄŸer göz tarafında da görülme ihtimali oldukça yüksektir. 2/3 yaÅŸ altında ki köpeklerde özellikle de 2 / 6 ay arasında ki yavrularda görülme olasılığı oldukça fazladır. 
Müdahale edilmeyen köpeklerde cherry eye hayatları boyunca durabilir fakat yaÅŸam kalitesini düÅŸürecektir, uzun süreli müdahale edilmemiÅŸ vakalarda cornea’da ödem ve ülser oluÅŸturma riski vardır. Ayrıca yeteri kadar gözyaşı üretimi olmadığından, uzun süreli vakalarda göz kuruluÄŸu da ÅŸekillenebilir. 
Klinik Bulgu ve teÅŸhis için görsel görüntü yeterli olmaktadır. Cherry eye hastalığına predispoze yani yatkın ırklarda hastalığı önlemenin herhangi bir yolu bulunmamaktadır. Anormal deÄŸiÅŸiklik gösteren bu yapıyı tespit ettiÄŸimiz anda bu hastalığa özel masajı uygulamak vakaların en az %30 unda operasyona gerek kalmadan çözüm oluÅŸturmaktadır, göz damlaları ile de desteklemekteyiz. Fakat geç tespit ve müdahalede masaj iÅŸe yaramamaktadır. Cerrahi müdahale söz konusu olduÄŸunda en çok kullanılan 2 yöntem ön plandadır. Biri gömme yöntemi , diÄŸeri kesip uzaklaÅŸtırma ÅŸeklindedir. Gömme yönteminde bazen nüksler gözükmekte ve dikiÅŸ ipliÄŸine karşı reaksiyon oluÅŸmakta , kesip uzaklaÅŸtırma yönteminde ise göz kuruluÄŸu ihtimali biraz daha artmaktadır. 
Bu tür vakalarda zamanın çok önemli olduÄŸunu lütfen unutmayalım.

bottom of page